17 Haziran 2012 Pazar

Karate - Karate



Kimseyi tekrar sevemeyeceğimi düşünmek, tekrar sevilebileceğimi düşünmekten daha ağır basıyor bu günlerde. Aynı şekilde gerçekten bir albümü delicesine sevebileceğimden de şüpheliydim. Uzun zaman oldu, kendimi kaptıralı, günlerce bir albümü dinleyeli. Güzel albümler keşfediyor, bir iki kere dinleyip, kenara atıyordum. Karate'nin debut'u bir yerlerden fırlayıp geldi. İsminden ötürü de çok erteledim dinlemeyi, sürekli durdu harddiskimde.

Sanırım delicesine bir albüme tapamayacağımı düşünmemem gerek. Müzik çift yönlü değil o yüzden aramızda bir ilişki olması daha kolay, her ne kadar platonik de olsa. Sevdiğim bu albümün de belki de bir melez math rock albümü olması şaşırtıcı değil. Fazla şovenist, teknik math rock'ı fazla sert ve dinlenilmez bulduğumdan math rock dinleme başarım belki de düşüktür. Karate beni bir çok anlamda yanılttı. Slint ve Shellac çizgisindeki ılımlı math rocka yakınsayan, yer yer sertleşen ama gayet anlaşılır (Boston ingilizcesi) bir vokal mevcut. Karate'nin diğer dinlediğim albümlerinden fazlasıyla ayrılmış, ilk albümü olmasından ötürü diğer albümlerine göre pek jazzy değil ve fazlasıyla ergen, en azından sözleri öyle. Ama bana göre fazlasıyla samimi. Bu sözlere bu müzik olmasaydı belki de dinlenilir olmazdı benim için.

Neredeyse Dredg vari sert bir girişle açılıyor albüm ve ardından tatlı bir ses "hey, sugar" diye giriyor. İlk dinlediğimde bu ne lan demiştim ama dediğim gibi müzikal altyapısı bu albümü dinlenilir kılan bölüm. Sözlere bile eşlik edip, adeta grupla empati kurarken buldum kendimi desem yeridir. Senelerden 1995'ti benim için de ve kimbilir benzin fiyatları ne durumdaydı, kimler gidiyordu hayatımda, kimler kalıyordu. (En fazla sıra arkadaşımla küsüyordum herhalde)





--- şeklinde olan şarkıyı youtube'da bulamadığımdan en üç favorimden olan every sister'i buraya koydum. Albümün en sıkı üç şarkısı: ---, every sister ve caffeine or me.

Dinleyince buram buram insomniya akıyor kıyısından köşesinden albümün What is sleep ve bol kahve etkili, bol reaksiyonlu caffeine or me bunların ikisi.


Dinlerken garip bir şekilde Katatonia'nın kayıp üvey kardeşini bulmuşum gibi hissettim, Discouraged Ones'ı bir put yaptığım zamanlar geldi aklıma. Belki ikisinin de Ka ile başlamasındandır.

Bazı key sentencelar:

"You make violence feels so good, like it should. like it should"
"Drive!!! Drive!!!! 95!!!"
"She could feel my isolation"
"I understand"
"Because i miss you unlike anything, anything before"
"It's not the same for you, Anıl"
"I can brag if i want to"






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder